top of page
Ara
  • Can

Nitelikli değil, Özellikli kahve!

Aslında bu konuya uzun zamandır girmek istiyordum ama mevzunun ciddiyetinden midir bilmem pek zaman ayıramamıştım. Şimdi gerçekleri konuşma zamanı. :)


Kahve sektörüne girmeden önce icra ettiğim meslek tercümanlıktı. Lisans eğitimimi de Bilkent Üniversitesi Mütercim-Tercümanlık Bölümü'nde yaptım. Yani bu konuda üç beş kelam etme cüretini buna güvenerek gösteriyorum.


Dilimize girmiş birçok terim gibi "specialty coffee" terimi de sektördeki yabancı ve kendi dilinde ehil olmayan kişiler tarafından hatalı çevrilerek "nitelikli kahve" olarak girmiş Türkçe'ye zamanında.


(1) SCA tarafından yapılan şu açıklama çok önemli. “...​by Erna Knutsen, of Knutsen Coffee Ltd., in a speech to the delegates of an international coffee conference in Montreuil, France, in 1978. In essence, the concept was quite simple: special geographic microclimates produce beans with unique flavor profiles, which she referred to as specialty coffees."


Tanımın mucidi Erna’nın anlatmaya çalıştığı şey ürün kalitesinden ziyade belirli iklimlerin sonucu kendine has karakteri olan şahsına münhasır kahveler.

Başlamak için olması gerektiğini düşündüğüm hâli ve kullanılmakta olan hâlini açıklayayım.


Mevcuttaki kullanım: ​Nitelikli Kahve Olması gerektiğini düşündüğüm şekli:​ Özellikli Kahve

Belli bir sistematik ile gitmemiz gerektiği için kaynak dildeki ​Specialty​ kelimesinin anlamıyla başlayalım. Önce de etimolojik kökenine bakalım.


(2)​ c. 1300, "particular affection; special attachment or favor, partiality," from Old French especialte, more vernacular form of specialite (see speciality). Compare personalty/personality; realty/reality. From early 15c. as "unusual, or extraordinary thing; specialized branch of learning; peculiar quality, distinctive characteristic."



(3) c. 1200, "given or granted in unusual circumstances, exceptional;" also "specific" as opposed to general or common; from Old French special, especial "special, particular, unusual" (12c., Modern French spécial) and directly from Latin specialis "individual, particular" (source also of Spanish especial, Italian speziale), from species "appearance, kind, sort".

Meaning "marked off from others by some distinguishing quality; dear, favored" is recorded from c. 1300. Also from c. 1300 is the sense of "selected for an important task; specially chosen." From mid-14c. as "extraordinary, distinguished, having a distinctive character," on the notion of "used for special occasions;" hence "excellent; precious."


Alışılmışın dışında, hususi, özgün gibi anlamlar öne çıkıyor. Nicelik/nitelik temelli bir bağlamda değil.

Şimdi de olması gereken Türkçe versiyona bakalım.


ÖZEL : (4) YTü: "zati, hususi, şahsi" [ Cumhuriyet - gazete, 1935] değerli arkadaşım Fuada burada özel minnetlerimi sunarım. < TTü öz kendi +Al → öz1


(5) 1. sıfat Yalnız bir kişiye, bir şeye ait veya ilişkin olan, spesiyal: Aşçının özel yemeği. 2. sıfat Benzerlerinden ayrılmasını sağlayan bir özelliği olan, spesiyal. 3. sıfat Bir kişiyi ilgilendiren, hususi, zatî: "Özel bir diyeceği varmış gibi koluma girdi sokakta." - Necati Cumalı 4. sıfat Devlete değil, kişiye ait olan, hususi, resmî karşıtı. 5. sıfat Dikkate değer: Özel bir ilgi gösterdi. 6. sıfat Ayırt edici bir niteliği olan. 7. sıfat Her zaman görülenden, olağandan farklı: Özel durumları da göz önüne alalım.

Ayırt edici, farklı, müstesna gibi anlamlarda. Yine nitelik veya nicelik kavramlarıyla ilgili değil.


Şimdi ise mevcut HATALI kullanım olan ​nitelik​ kelimesini biraz irdeleyelim.

NİTELİK : (6) ETü: [ Kutadgu Bilig, 1069] neteglikke yetmez χalayıḳ ögi [nasıl olduğuna yaratılmışların aklı yetmez] TTü: [ Mercimek Ahmed, Kâbusname terc., 1432] çünki ˁilmi artuğ oldı her nesnenüŋ niteliğin ve niceliğin bildi YTü: [ Osmanlıcadan Türkçeye Cep Kılavuzu, 1935] nitelik = Keyfiyet, hasiyet, vasf = Qualité ETü neteglik nasıllık Not: ETü ve erken TTü bazı metinlerde keşfedilen sözcük, Dil Devrimi döneminde yazı diline ithal edilmiştir.

Hatalı çeviri olduğunu düşündüğüm bu kelimenin anlam karşılığı temel olarak "nasıllık".

Hemen niteliğin gerçek karşılığı olan ve Erna’nın ​kullanmadığı​ quality k​elimesine bakalım.

QUALITY : quality (n.)c. 1300, "temperament, character, disposition," from Old French qualite "quality, nature, characteristic" (12c., Modern French qualité), from Latin qualitatem (nominative qualitas) "a quality, property; nature, state, condition" (said [Tucker, etc.] to have been coined by Cicero to translate Greek poiotes), from qualis "what kind of a," from PIE root *kwo-, stem of relative and interrogative pronouns. Meaning "degree of goodness" is late 14c. Meaning "social rank, position" is c. 1400. Noun phrase quality time first recorded 1977. Quality of life is from 1943. Quality control first attested 1935.

Yani anlamı karakteristik ve nasıllık oluyor.


İngilizce açıklamasında bile [Latince ​qualis​ karşılığı olan]​ what kind of a​ (nasıllık) görmek şaşırtıcı değil.


Özetlemek gerekirse:


Specialty: Özellikli

Quality: Nitelikli


Bizim mevcutta kullandığımız aslında Quality Coffee’ye tekabül etmekte. Aslında camia olarak ürünün nicelik segmentasyonundan ziyade, aynı ürünlere kıyasla farklılıklarını öne çıkarma çabamız olmalı tıpkı SCA’nın savunduğu gibi.

Bu yüzden bu tamlama için kullanmamız gerekenin ​şiddetle​ "özellikli kahve" olduğunu savunuyorum.


Dil bilimciler ve çevirmenler gibi uzmanlara danışmak, güvenmek zorundayız. Aksi hâlde "coffee bean" için kahve fasulyesi, "coffee belt" için kahve kemeri terimlerini kullanma yanılgısına kadar gider bu hata silsilesi. Ayrıca her zaman bahsettiğim gibi bu bir serüven, sizin de fikirleriniz varsa lütfen mail atın ki edinimlerimizi ve fikirlerimizi paylaşalım.



419 görüntüleme
bottom of page